Ekonomi Bakanligindan:Ithalatta Haksiz Rekabetin Önlenmesine Iliskin Teblig (2015/44) (16.09.2015 T. 29477 R.G.) Çin menseli 8515.39 gümrük tarife alt pozisyonunda siniflandirilan “yalniz net 13 kg/adet ve altindaki kaynak makineleri

Ekonomi Bakanligindan:Ithalatta Haksiz Rekabetin Önlenmesine Iliskin Teblig (2015/44) (16.09.2015 T. 29477 R.G.) Çin menseli 8515.39 gümrük tarife alt pozisyonunda siniflandirilan “yalniz net 13 kg/adet ve altindaki kaynak makineleri


Kaynak makinası-  Uğurlu Gümrük Müşavirliği

Ekonomi Bakanlığından:

İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE

İLİŞKİN TEBLİĞ (2015/44)

(16.09.2015 T. 29477 R.G.)


BİRİNCİ BÖLÜM

Genel Bilgi ve İşlemler

 

Kapsam

 

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğ, 14/6/1989 tarihli ve 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar (Karar) ve 30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelikten (Yönetmelik) oluşan ithalatta haksız rekabetin önlenmesi hakkında mevzuat hükümleri çerçevesinde yürütülen damping soruşturmasına ilişkin bilgi ve saptamaları içermektedir.

 

Soruşturma

 

MADDE 2 – (1) Yönetmeliğin 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası çerçevesinde Magma Mekatronik Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Magma A.Ş.) tarafından sunulan ve Nurkay Makine ve Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Nurkay A.Ş.) tarafından desteklenen başvuru, İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu (Kurul) tarafından değerlendirilmiş ve 8515.39 Gümrük Tarife Pozisyonu (GTP) altında sınıflandırılan Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) menşeli “yalnız net 13 kg ve altındaki kaynak makineleri” ürününe yönelik olarak 25/7/2014 tarihli ve 29071 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İt halatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2014/27) vasıtasıyla damping soruşturması başlatılmıştır.

(2) Bu Tebliğin 1 inci maddesinde ifade edilen mevzuat kapsamında yürütülen damping soruşturması T.C. Ekonomi Bakanlığı (Bakanlık) İthalat Genel Müdürlüğü (Genel Müdürlük) tarafından sonuçlandırılmıştır.

 

Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün

 

MADDE 3 – (1) Soruşturma, 8515.39 Gümrük Tarife Poziyonu (GTP) altında yer alan “yalnız net 13 kg ve altındaki kaynak makineleri”ne yönelik başlatılmıştır. İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulunun değerlendirmesi ve kararı çerçevesinde soruşturma konusu ürün tanımı “yalnız aksesuarları hariç net 13 kg ve altındaki kaynak makineleri” (kaynak makineleri) olarak değiştirilmiştir.

(2) Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün aksesuarları hariç olmak üzere 13 kilogram veya altında ağırlığa sahip; kaynak veya kesme tertibatı bulunan, örtülü elektrotlar kullanılarak elle kaynak yapmaya mahsus kaynak makineleridir. Bu kapsamda ürün profesyonel amaçlı olarak sınai faaliyetlerde kullanıldığı gibi amatör amaçlara matuf olarak da kullanılabilmektedir.

(3) Soruşturmada ulaşılan tespitlere ilişkin hazırlanan “Nihai Bildirim”in yayımı sonrasında bazı ithalatçılar soruşturma konusu ürünün tanımında hata olduğunu; yerli üretim dalının bu grup içinde temel olarak iki ürünün üretimini gerçekleştirdiğini; dampinge karşı kesin önlemin yürürlüğe girmesi halinde yerli üretim dalının imalatını gerçekleştirmediği ürünlerin de önlem kapsamına alınacağını iddia etmiştir.

(4) Söz konusu itirazlar geçerli görülmemiştir. Zira soruşturmanın başlangıç safhasından bu yana tüm tespitler söz konusu ürün grubuna ilişkin olarak yürütülmüş ve tamamlanmıştır. İddia sahibi olan ithalatçı firma dahil olmak üzere tüm ilgili taraflar bilgi ve belgelerini bu ürün grubu için iletmiştir. Diğer taraftan, yerli üretim dalının soruşturma konusu ürünün tüm alt tiplerini üretmesi hukuken zorunlu olmadığı gibi işletme yaklaşımı bakımından da makul değildir.

(5) Soruşturma konusu ürüne ilişkin olarak 9/8/2009 tarihli ve 27314 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2009/9 sayılı İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ kapsamında kilogram başına 20 ABD Doları gözetim uygulaması söz konusudur.

(6) Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün ile ilgili açıklamalar genel içerikli olup uygulamaya esas olan bilgi, yürürlükteki Türk Gümrük Tarife Cetvelinde bulunan ilgili GTP veya Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTİP) ve karşılığı eşya tanımıdır.

 

Soruşturma ve zarar belirleme dönemi

 

MADDE 4 – (1) Damping belirlemesi için 1/1/2013-31/12/2013 tarihleri arası soruşturma dönemi (SD) olarak kabul edilmiştir. Zarar belirlemelerinde ise veri toplama ve analiz için 1/1/2011-31/12/2013 arasındaki dönem esas alınmıştır.

 

Başvuru sahibi firmaların yerli üretim dalını temsil yeteneği

 

MADDE 5 – (1) Yönetmeliğin 18 inci ve 20 nci maddeleri dairesinde gerçekleştirilen inceleme kapsamında soruşturma konusu ürünün 2013 yılı Türkiye toplam üretimi dikkate alındığında şikayetçi Magma A.Ş. ve şikayeti destekleyen Nurkay A.Ş. firmalarının Türkiye toplam üretiminin %60’tan fazlasını gerçekleştirdiği tespit edildiğinden, Yönetmeliğin 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmünce bahse konu firmaların şikayetin yerli üretim dalı adına yapıldığına; Yönetmeliğin 18 inci maddesinin birinci fıkrası çerçevesinde ise anılan firmaların yerli üretim dalını temsili haiz olduklarına kanaat getirilebilmesi için sağlanması gereken asgari temsil koşullarını sağladıkları görülmüştür.

(2) İthalatçı soru formunu doldurarak soruşturmaya iştirak eden Kaynak Tekniği Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Kaynak Tekniği A.Ş.) firması ise kendisinin de yerli üretici niteliği taşıdığını ve şikayete karşı çıktığını iddia ve ifade etmiştir. Firmanın iddiaları incelenmiş ve bu kapsamda Yönetmeliğin 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmünce gerekli değerlendirme gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda, şikayetçi ve şikayeti destekleyen firmaların toplam üretim miktarının, şikayeti destekleyen üreticiler ile şikayete karşı çıkan üreticilerin toplam üretim miktarının %50’sinden fazla olduğu saptandığından şikayetçi ve şikayeti destekleyen firmaların Yönetmeliğin 18 inci maddesi çerçevesinde “yerli üretim dalını” temsili haiz olduğuna ilişkin belirlemeye halel getirecek bir saptama gerçekleştirilmemiştir.

(3) Yönetmeliğin 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında gerçekleştirilen mezkur değerlendirme münhasıran anılan hükmün öngördüğü incelemeye matuftur. İşbu değerlendirmenin, Kararın 11 inci maddesinde ve Yönetmeliğin 38 inci maddesinde düzenlenen “önlemlerin etkisiz kılınması” soruşturması/incelemesi veya ithalatta haksız rekabetin önlenmesine ilişkin mevzuat kapsamında yürütülecek sair soruşturmalar/incelemeler kapsamında kanıt olarak sunulması mümkün bulunmamaktadır.

(4) Yönetmeliğin 18 inci maddesi ve işbu maddenin birinci fıkrasındaki açıklamalar çerçevesinde şikayetçiMagma A.Ş. firması Tebliğin ilgili bölümlerinde “yerli üretim dalı” olarak anılacaktır.

 

Yerinde doğrulama

 

MADDE 6 – (1) Yönetmeliğin 21 inci maddesi çerçevesinde yerli üretim dalının idari birimlerinde ve üretim tesislerinde yerinde doğrulama gerçekleştirilmiştir.

 

İlgili tarafların bilgilendirilmesi, dinlenmesi ve bilgilerin değerlendirilmesi

 

MADDE 7 – (1) Soruşturma açılmasını müteakip, söz konusu ürünün Bakanlık tarafından tespit edilebilen ithalatçılarına, ÇHC’de tespit edilebilen üretici ve/veya ihracatçılarına ve ÇHC Ankara Büyükelçiliğine soruşturma açılış tebliği, şikâyetin gizli olmayan özeti ve soru formlarına ilişkin bildirimler gönderilmiştir.

(2) Anılan muhataplara soru formunu yanıtlamaları için posta süresi dahil 37 gün süre tanınmıştır. İthalatçıların ve ÇHC’de bulunan üretici ve/veya ihracatçıların süre uzatımı yönündeki makul talepleri karşılanmıştır.

(3) Yerli üreticiler soruşturma süresi boyunca Bakanlık ile işbirliği içinde olmuş ve gerektiğinde talep edilen ilave bilgi ve belgeleri temin etmiştir.

(4) Soruşturma konusu ürünün ithalatını yaptığı tespit edilen ve kendilerine soru formu gönderilen yirmi firmadan on iki ithalatçı firma, soru formunu öngörülen süreler dahilinde yanıtlamıştır.

(5) ÇHC’de tespit edilebilen yirmi bir üretici/ihracatçı firmadan ise altı üretici-ihracatçı firma soru formlarına süre uzatımlarını da içeren süre kısıtları dahilinde cevap vermiştir.

(6) Soruşturmanın son safhasında soruşturma esnasında ulaşılan tespitlere ilişkin hazırlanan “Nihai Bildirim” ilgili tarafların görüşüne sunulmuştur.

(7) Gerek nihai bildirime ilişkin olarak gerekse soruşturma müddetince ilgili taraflardan alınan yanıtlardaki somut, nesnel ve kanıtlanabilir görüşler, bu Tebliğin ilgili kısımlarında değerlendirilmiştir.

 

İKİNCİ BÖLÜM

Dampinge İlişkin Belirlemeler

 

Genel

MADDE 8 – (1) Damping belirlemesi için 1/1/2013-31/12/2013 tarihleri arası soruşturma dönemi olarak kabul edilmiştir.

 

Piyasa ekonomisi iddiasına ilişkin değerlendirmeler

MADDE 9 – (1) Yönetmeliğin Ek Madde 1 hükmü uyarınca, piyasa ekonomisi uygulamayan ülkelerden yapılan ithalata yönelik damping soruşturmalarında, ilgili ülkedeki soruşturmaya tabi üreticilerin soruşturma konusu ürünün üretiminde ve satışında bahse konu maddede belirtilen ölçütler çerçevesinde piyasa ekonomisi koşullarının geçerli olduğunu yeterli delillerle göstermesi halinde bu üreticiler için normal değerin tespitinde Yönetmeliğin 5 inci maddesi; aksi durumda ise Yönetmeliğin 7 nci maddesi uygulanmaktadır.

(2) Üretici/ihracatçı soru formuna cevap veren Shanghai Hi-Zone Welding Equipment Manf.Co.Ltd (Hi-ZoneCo.Ltd); Shanghai Hugong Electric Group Co.Ltd. (Hugong Co.Ltd.); Zhejiang Juba Welding Equipment Manf. Co.Ltd.(Juba Co.Ltd); Shenzhen Riland Industry Co.Ltd. (Riland Co.Ltd); Shanghai WTL Welding Equipment Manf. Co.Ltd.(WTL Co.Ltd) firmaları pazar ekonomisi şartlarında faaliyet göstermediklerini ve fakat soruşturma döneminde Türkiye’ye gerçekleştirdikleri ihracatın miktar ve değerleri dikkate alınarak kendileri için bireysel damping marjı hesaplanmasını talep etmişlerdir.

(3) Zhejiang Kende Mechanical and Electrical Co.Ltd. (Kende Co.Ltd) firması ise soru formuna verdiği cevaplarda pazar ekonomisi şartları içinde faaliyet gösterdiğine ilişkin bir iddia sunmaksızın normal değer hesaplamasında firmanın Ukrayna’ya ihracatında oluşan ihraç fiyatlarının temel alınmasını talep etmiştir. Firma Ukrayna’ya ÇHC’den gerçekleşen ihracatın miktar temelinde yüksek olduğunu; Türkiye ile Ukrayna’nın coğrafi bakımından karşılaştırılabilir olduğunu; Türkiye ile Ukrayna pazarındaki satışların benzer ticari aşamalarda gerçekleştirildiğini, Ukrayna’ya gerçekleştirilen satışlardaki ürün ağırlığı ile soruşturma konusu ürünün ağırlığının karşılaştırılabilir olduğunu iddia ve ifade etmiştir.

(4) Firmanın talebi, Türkiye’nin piyasa ekonomisi şartlarını yansıtan bir yapı arz etmesi; Türkiye’nin üçüncü ülke seçildiği hallerde normal değer hesaplamasında temel alınacak verilerin sağlıklı biçimde doğrulanmasının mümkün olması ve 2014/27 sayılı Tebliğin 7 nci maddesinin son cümlesinde Türkiye’nin pazar ekonomisi uygulayan emsal ülke olarak değerlendirileceğinin açık bir biçimde ifade edilmesi nedenleriyle kabul edilmemiştir.

(5) Son tahlilde, üretici/ihracatçı soru formunu yanıtlayan ikinci ve üçüncü fıkrada zikredilen firmaları için normal değer Yönetmeliğin 7 nci maddesi hükümleri çerçevesinde belirlenmiştir.

 

Oluşturulmuş normal değer

MADDE 10 – (1) Yönetmeliğin 7 nci maddesi çerçevesinde ve bu Tebliğin 9 uncu maddesindeki açıklamalar ışığında, ÇHC'de yerleşik altı firmanın piyasa ekonomisinde faaliyet göstermediği kabul edildiğinden normal değer, yerli üretim dalının benzer ürüne yönelik birim imalat maliyetine genel, idari ve satış giderleri ile makul kârın eklenmesiyle oluşturulmuştur.

(2) Normal değerin hesaplanmasında soruşturma döneminde soruşturma konusu ürün temelinde benzer ürün olarak tespit edilen ürünlerin üretim miktarı temelinde sinai maliyetlerinden; satış miktarı temelinde ise satış-genel idari giderler ve finansman giderlerinin ağırlık ortalamasından istifade edilmiştir.

(3) Bu Tebliğin 9 uncu maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında zikredilen üretici ihracatçı firmaların soruşturma döneminde ihraç ettikleri ürünlerin teknik özellikleri dikkate alınarak yerli üretim dalının 160 ve 200 amper gücündeki kaynak makinelerine ilişkin maliyetler ve makul kâr oranı temelinde oluşturulmuş normal değerler hesaplanmıştır.

 

İhraç fiyatının belirlenmesi

MADDE 11 – (1) Üretici/ihracatçı soru formunu cevaplayan altı firma için ihraç fiyatı kural olarak bahse konu firmaların Türkiye’ye satışlarında bağımsız alıcılarca fiilen ödenen fiyat esasında belirlenmiştir.

 

Fiyat karşılaştırması

MADDE 12 – (1) Adil bir karşılaştırmanın yapılabilmesini teminen, normal değer ile ihraç fiyatı fabrika çıkış aşamasına getirilerek aynı aşamada karşılaştırılmıştır.

(2) Yönetmeliğin 10 uncu maddesi hükmü gereğince, ilgili taraflarca fiyat karşılaştırmasını etkilediği ileri sürülen hususlar değerlendirilmiş ve kalite sınıflandırması, taşıma, sigorta, yükleme ve bindirme masrafları, paketleme giderleri, ödeme koşulları, ticarî aşama farklılığı, indirim, geri ödeme, banka masrafları, vergi iadesi gibi belgelendirilen, uygulanabilir ve haklı görülen ayarlamalar yapılmıştır.

(3) Nihai Bildirime ilişkin alınan görüşlerde oluşturulmuş normal değerin içinde bulunan ve fakat soruşturmaya konu üretici/ihracatçı firmaların ihraç fiyatları içinde bulunmayan unsurların oluşturulmuş normal değerin içinden çıkarılması gerektiği ifade edilmiştir. Yönetmeliğin 10 uncu maddesi temelinde gerçekleştirilen çalışmada her iki veri grubunun içinde bulunan unsurlar değerlendirilmiştir. Bu itibarla söz konusu itiraz geçerli görülmemiştir.

Damping marjları

MADDE 13 – (1) Yönetmeliğin 11 inci maddesi hükmü çerçevesinde damping marjları, normal değer ile ihraç fiyatlarının karşılaştırılması suretiyle hesaplanmıştır.

(2) İşbirliğine gelmeyen firmalar için ise Yönetmeliğin 26 ncı maddesi hükmü uyarınca damping marjı tespiti yapılmıştır.

(3) Buna göre, soru formuna cevap veren üretici/ihracatçı firmalar ile işbirliğinde bulunmayan diğer firmalar için maktu temelde damping marjları tabloda yer almaktadır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Zarara İlişkin Belirlemeler

İthalatın hacmi ve gelişimi

MADDE 14 – (1) Yönetmeliğin 17 nci maddesi çerçevesinde, soruşturma konusu ülke menşeli ithalat ile genel ithalatın hacmi incelenmiştir. Zarar incelemesine esas dönem 1/1/2011-31/12/2013 dönemi olarak belirlenmiştir.

Genel ithalatın gelişimi ve fiyatları

MADDE 15 – (1) Soruşturma konusu ürün, 8515.39 gümrük tarife alt pozisyonu altında belirli bir ürün grubuna ilişkin olduğundan ithalat istatistiklerinin incelenmesinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından sağlanan soruşturma konusu ürüne ilişkin ticari tanımın gösterildiği verilerden yararlanılmıştır.

(2) Bu çerçevede soruşturma konusu ürünün genel ithalatı miktar temelinde 2011 yılında 3.343 adet olarak gerçekleşirken 2012 ve 2013 yıllarında sırasıyla 1.172 adet ve 2.430 adet seviyesinde oluşmuştur.

(3) Genel ithalatın ortalama birim fiyatları incelendiğinde ise 2011-2013 döneminde sırasıyla 325 ABD Doları/Adet; 323 ABD Doları/Adet ve 193 ABD Doları/Adet olarak gerçekleştiği görülmektedir.

Soruşturma konusu ithalatın gelişimi ve fiyatları

MADDE 16 – (1) ÇHC menşeli ithalatın gelişimi incelendiğinde 2011 yılında 3.293 adet olan ithalatın 2012-2013 döneminde sırasıyla 1.172 adet ve 2.364 adet olarak gerçekleştiği tespit edilmiştir.

(2) ÇHC menşeli ithalatın soruşturma konusu ürünün tüm ülkelerden gerçekleşen ithalat içindeki payının ise 2011-2013 döneminde miktar temelinde %97 ila %100 oranları arasında değiştiği görülmektedir.

(3) ÇHC’den gerçekleştirilen ithalatın ortalama birim fiyatları 2011-2013 döneminde sırasıyla 289 ABD Doları/Adet; 323 ABD Doları/Adet ve 194 ABD Doları/Adet olarak gerçekleşmiştir.

Üçüncü ülkelerden gerçekleştirilen ithalat

MADDE 17 – (1) Soruşturmaya konu ÇHC dışında zarar inceleme döneminde Türkiye’ye ihracat yapan diğer ülkeler incelendiğinde İtalya Cumhuriyeti’nin (İtalya); İspanya Krallığı’nın (İspanya) ve Hollanda Krallığı’nın (Hollanda)ÇHC’den sonra miktar temelinde toplam ithalat içinde en yüksek paya sahip ülkeler olduğu görülmüştür.

Türkiye toplam benzer mal tüketimi ve pazar payları

MADDE 18 – (1) Türkiye toplam benzer mal tüketiminin hesaplanmasında başvuru sahibi yerli üretim dalını oluşturan firmalar ile bu üreticiler dışında kalan diğer yerli üreticilerin yurtiçi satış miktarlarından ve soruşturma konusu ürünün toplam ithalat miktarından faydalanılmıştır.

(2) Bu çalışma çerçevesinde 2011 yılında 100 olan Türkiye toplam tüketim endeksinin 2012 ve 2013 yıllarında sırasıyla 91 ve 90 olarak gerçekleştiği tespit edilmiştir.

(3) 2011-2013 dönemi itibariyle yerli üretim dalının Türkiye pazarından aldığı payın sırasıyla 100, 117 ve 97 seviyelerinde tezahür ettiği görülmüştür.

(4) Soruşturma konusu ülke olan ÇHC’nin pazar payı ise aynı dönemde 100, 39 ve 80 seviyelerinde gerçekleşmiştir.

(5) Üçüncü ülkelerden gerçekleşen ithalatın Türkiye pazarından aldığı pay 2011-2013 döneminde 100, 0 ve 147 düzeyinde ortaya çıkmıştır.

(6) Şikayetçi ve şikayeti destekleyen üreticiler dışında Türkiye’de faaliyet göstermekte olan diğer üreticilerin ise 2011-2013 döneminde pazar paylarının 79 ve 115 olarak tezahür ettiği görülmüştür.

(7) Bu çerçevede, 2012 yılı ile soruşturma dönemi olan 2013 yılı karşılaştırıldığında yerli üretim dalının Türkiye pazarından aldığı payın gerilediği gözlemlenmiştir.

(8) Nihai Bildirime alınan görüşlerde yerli üretim dalını oluşturan firmanın ekonomik göstergeler tablosunda ifade edilen yurtiçi satış miktarı endeksi ile Türkiye benzer ürün tüketim endeksinde gösterilen yurtiçi satış miktarı endeksinin farklı olduğu ve bu durumun idarenin incelemekte ihmal ettiği hususları işaret ettiği iddia edilmiştir.

(9) Bu iddia geçerli görülmemiştir. Zira iki farklı değerlendirmede kullanılan veri setleri farklılık arz etmektedir. Bu itibarla, benzer ürün yurtiçi tüketimi tablosunda şikayetçi ve şikayeti destekleyen firmalar başta olmak üzere Türkiye’de faaliyete olan ve Bakanlıkça tespit edilebilen tüm üreticilerin yurtiçi satış miktarları dikkate alınmıştır.

Fiyat kırılması

MADDE 19 – (1) Yönetmeliğin 17 nci maddesinin ilgili hükümleri çerçevesinde dampingli ithalatın yerli üretim dalının satış fiyatları üzerindeki etkisi değerlendirilirken ilgili soru formunu dolduran ithalatçı ve ihracatçı firmaların verileri dikkate alınarak soruşturma dönemi olan 2013 yılına ilişkin fiyat kırılması hesaplanmıştır.

(2) Fiyat kırılması, soruşturma konusu ithal ürünün fiyatlarının Türkiye piyasasında yerli üreticinin yurtiçi satış fiyatlarının altında kaldığı yüzdeyi ifade etmektedir.

(3) Fiyat kırılması analizinde soruşturma konusu ülkenin CIF ithal fiyatlarının üzerine gümrük vergisi ve diğer ithalat masrafları ilave edilerek bulunan soruşturma konusu ürünün Türkiye piyasasına giriş fiyatları, yerli üretim dalının ortalama yurtiçi satış fiyatları ile karşılaştırılmıştır.

(4) Karşılaştırma, damping marjı hesabında dikkate alınan ürün kompozisyonu ile eş yönlü olarak yerli üretim dalının ağırlıklı olarak ürettiği ve yurtiçi satışını gerçekleştirdiği 160 ve 200 amper cihazların ağırlıklı ortalama satış fiyatları dikkate alınarak gerçekleştirilmiştir.

(5) Soruşturma konusu ülke menşeli ithalatın yurtiçi pazara giriş fiyatı tespit edilirken gümrük masrafı CIF ithal fiyatının %2’si; gümrük vergisi ise CIF ithal fiyatının %2,7’si olarak hesaplanmış ve CIF birim ithal fiyatına eklenmiştir.

(6) İhracatçı firmalar temelinde gerçekleştirilen inceleme neticesinde, soruşturma döneminde bahse konu tipteki ürünlerde HI-Zone Co.Ltd firmasının CIF değerin %2 ila %10 değer aralığında; WTL Co.Ltd firmasının CIF değerin %15 ila %25 değer aralığında; Kende Co.Ltd firmasının CIF değerin %140 ila %180 değer aralığında; Hu-Gong Co.Ltd firmasının CIF değerin %80 ila %110 değer aralığında; Juba Co.Ltd firmasının CIF değerin %80 ila %110 değer aralığında ve Riland Co.Ltd firmasının CIF değerin %50 ila %100 değer aralığında yerli üretim dalı iç satış fiyatlarını kırdığı tespit edilmiştir.

Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri

MADDE 20 – (1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinin incelenmesinde yerli üretim dalının soruşturma konusu ürüne ait 2011-2013 yılları arasındaki verileri esas alınmıştır. Yönetmeliğin 17 nci maddesi hükümleri çerçevesinde, dampingli ithalatın yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri üzerindeki etkisinin tespiti amacıyla, zarar dönemi içerisinde yerli üretim dalının üretim, satış, pazar payı, yurtiçi fiyatlar, kapasite, kapasite kullanım oranı, maliyetler, stoklar, istihdam, verimlilik, nakit akışı, yatırımlardaki artış, kârlılık, net dönem kârı/zararı göstergeleri analiz edilmiştir.

(2) Söz konusu dönem için yapılan zarar analizinde eğilimi görebilmek amacıyla TL temelindeki veriler TÜİK tarafından hesaplanan yıllık ortalama üretici fiyatları endeksi kullanılarak enflasyondan arındırılmış, reel hale getirilmiş ve 2011 yılı esas alınarak endekslenmiştir.

a) Üretim

1) Firmanın 2011 yılında 100 olan toplam benzer ürün üretim miktarının izleyen iki yılda sırasıyla 86 ve 55 seviyesine gerilediği tespit edilmiştir.

b) Yurtiçi satışlar

1) Benzer ürünün yurtiçi satış miktarında zarar inceleme döneminde gerileme kaydedilmiştir. Bu çerçevede 2011 yılında 100 olan endeks 2012 yılında 94; 2013 yılında ise 51 seviyesinde izlenmiştir. Ürünün yurtiçi satış birim fiyatları ise zarar inceleme döneminde sırasıyla 100,100 ve 123 seviyesinde oluşmuştur.

c) Ticari maliyet

1) 2011 yılında 100 olan ticari maliyet birim endeksinin izleyen yıllarında 97 ve 115 seviyesinde oluştuğu tespit edilmiştir. Bu çerçevede ticari maliyette ortaya çıkan artışın yurtiçi satış fiyatlarına eş yönlü ve eş seviyede yansıdığı görülmüştür.

ç) Yurtiçi kârlılık

1) 2011 yılında zararla karşı karşıya kalmış olan yerli üretim dalının yurtiçi kârlılığa ilişkin endeksi eksi işaretle değerlendirilmiştir. Bu çerçevede 2011 yılında -100 olan endeksin izleyen iki yılda sırasıyla -79 ve -71 seviyesinde gerçekleştiği görülmüştür. Bu kapsamda 2012 yılından soruşturma dönemi olan 2013 yılına geçişte kârlılıkta sınırlı bir iyileşme izlenmiştir.

d) Stoklar ve stok çevrim hızı

1) 2011 yılında 100 olan stok miktarının 2012 ve 2013 yıllarında sırasıyla 10 ve 177 seviyesinde gerçekleştiği görülmüştür. Soruşturma dönemi olan 2013 yılında gözlemlenen satıştaki gerileme ve stoklardaki artış stok çevrim hızını olumsuz etkileyerek 2012 yılında 945 olan endeksin 29’a gerilemesine neden olmuştur.

e) Pazar payı

1) 2011 yılında 100 olan yerli üretim dalına ait pazar payı izleyen 2012-2013 yıllarında sırasıyla 117 ve 97 olarak oluşmuştur.

f) Kapasite kullanım oranı (KKO)

1) 2011 yılında 100 olan kapasite kullanım oranı endeksi izleyen dönemde 86 ve 55 seviyelerine gerilemiştir.

g) İstihdam

1) Zarar inceleme dönemi içinde doğrudan işçi sayısı sırasıyla 100,142 ve 142 seviyelerinde gerçekleşmiştir.

ğ) Ürün nakit akışı

1) Soruşturma konusu ürüne ilişkin nakit akışının ürün temelindeki amortismanın da gerilemesi neticesinde azalış kaydettiği ve 2012-2013 yıllarında sırasıyla 74 ve 34’e gerilediği izlenmiştir.

h) Firma net satış toplamı

1) Benzer ürünü de kapsayan firmanın tüm ürünlerine ilişkin firma net satış toplamının 2011 yılında 100 iken izleyen iki yılda sırasıyla 93 ve 94 olarak gerçekleştiği görülmektedir.

ı) Net dönem kar/zararı

1) Firmanın benzer ürünü de içine alan tüm ürün gruplarındaki kâr/zarar halini ortaya koyan endeksin 2011 yılında 100, 2012-2013 döneminde ise sırasıyla 37 ve 135 olduğu tespit edilmiştir.

i) Yatırımlardaki artış

1) 2011 yılında 100 olan yatırım endeksinin 2012 ve 2013 yıllarında sırasıyla 12 ve 140 olarak oluştuğu tespit edilmiştir.

j) Özsermaye

1) 2011 yılında 100 olan firma özsermaye endeksinin 2012-2013 döneminde sırasıyla 110 ve 163 seviyesinde oluştuğu tespit edilmiştir.

k) Aktif toplamı

1) Firma aktiflerinin toplamına ilişkin 2011 yılında 100 olan endeksin ilerleyen yıllarda 86 ve 101 olarak oluştuğu saptanmıştır.

l) Verimlilik

1) Firmanın benzer ürüne ilişkin verimliliğinin 2011 yılında 100 olan endeksin takip eden iki yılda 60 ve 39 olduğu görülmüştür.

Ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi

MADDE 21 – (1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde benzer ürünün üretim ve iç satış miktarında önemli miktarda düşüş yaşandığı; benzer ürünün ticari maliyetinde ortaya çıkan artışın yurtiçi birim fiyatları etkilediği; üretimde ortaya çıkan gerilemeyle eş yönlü olarak kapasite kullanım oranının azaldığı; iç satışlardaki yavaşlamanın stok artışına neden olduğu ve stok çevrim hızını düşürdüğü; kârlılığın negatif seyrinin inceleme döneminde devam ettiği; kârlılıktaki meri durumun ürün nakit akışını olumsuz etkilediği gözlemlenmiştir.

(2) Diğer taraftan, yerli üretim dalının iç satışlardaki kârlılığının soruşturma dönemi olan 2013 yılında kısmen dahi olsa olumlu yönelim içinde olduğu; benzer ürünün de içinde bulunduğu tüm ürünlere yönelik dönem net kâr/zararının; aktif toplamının firma özsermayesinin; yenileme yatırımlarının artış kaydettiği görülmüştür.

(3) Son değerlendirmede yerli üretim dalının benzer ürüne münhasır ekonomik göstergelerde, dördüncü bölümde açıklanan nedenlerin de etkisiyle zarar haliyle karşı karşıya kaldığı görülmüştür.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Dampingli İthalat ile Zarar Arasındaki Nedenselliğe İlişkin Belirlemeler

Dampingli ithalatın etkisi ve diğer etkenler

MADDE 22 – (1) Yerli üretim dalı üzerinde oluşmuş bulunan maddi zarar ile dampinge konu soruşturma konusu ithalat arasındaki illiyet bağının incelenmesi esnasında zarara etki edebilecek ikincil nedenler de irdelenerek bütünsel bir değerlendirme gerçekleştirilmiştir.

(2) Gerçekleştirilen incelemeler çerçevesinde, ilgili mevzuat dairesinde 2013 yılının dokuzuncu ayından itibaren Türkiye piyasasında sadece PFC (Power Factor Correction) eklentisine sahip olan kaynak makinelerinin satışına izin verildiği tespit edilmiştir. Bu kararın etkisi yerli üretim dalının sınai maliyeti üzerinde kendisini göstermiş ve bu teknik zorunluluk ilk madde malzeme fiyatı başta olmak üzere sınai maliyetin diğer unsurlarında artış yaşanmasına neden olmuştur. Sınai maliyette ortaya çıkan bu artış iç satış birim fiyatlarını da etkilemiştir. Öte yandan, yerli üretim dalının stoklarında 2013 yılında tespit edilen artışın bir kısmının PFC eklentisine sahip olmayan cihazların iadesinden kaynaklandığı düşünülmektedir.

(3) Nihai Bildirim sonrasında gelen görüşlerde soruşturma konusu ürünün teknolojisinde gerçekleştirilen değişiklik neticesinde ürünün piyasasında bir farklılaşmanın yaşandığı ve yerli üretim dalı üzerinde oluşan zararın bu nedenden kaynaklandığı ifade edilmiştir. Söz konusu durumun yerli üretim dalı üzerinde oluşan zarara etkisinin bulunduğu mütalaa edilmekle birlikte piyasa yapısında oluşan bu değişimin yerli üretim dalı üzerindeki zararı tek başına ve münhasıran izah etmeye yeterli olmadığı düşünülmektedir. Bu itibarla söz konusu etken, incelemede dikkate alınmakla beraber bu etkenin dampinge konu ithalat ile yerli üretim dalı üzerindeki zarar arasındaki illiyet bağını ortadan kaldırmaya yetecek güçte ve nitelikte olmadığı değerlendirilmiştir.

(4) Nedensellik bağına ilişkin değerlendirmede dikkate alınması gereken bir diğer hususun yurtiçi rekabet olduğu değerlendirilmektedir. Bu itibarla yerli üretim dalını temsil eden firmaların Türkiye pazarından elde ettiği paydaki gerilemenin bir kısmının iç rekabetten kaynaklandığı mütalaa edilmektedir. Zira 2011 yılında 100 olan diğer üreticilere ait pazar payı endeksinin 2013 yılında 115 seviyesine yükseldiği görülmektedir. Bu itibarla, yerli üretim dalını oluşturan üretici firmaların pazar payı kaybında dampinge konu ithalat kadar diğer yerli üreticilerin de etkisinin olduğu düşünülmektedir. Öte yandan, söz konusu tespitin münhasıran ve tek başına yerli üretim dalı üzerinde oluşan zararı açıklamakta yetersiz kaldığı ve bu etkenin dampinge konu ithalat ile zarar arasındaki illiyet bağını bütünüyle ortadan kaldıracak güçte ve nitelikte olmadığı değerlendirilmiştir.

(5) Son tahlilde incelenen ikincil nedenlerin yerli üretim dalı üzerinde oluşmuş bulunan maddi zarar üzerinden etkisi bulunmakla beraber zararın oluşumunda münhasıran açıklayıcı bir unsur olmadığı değerlendirilmektedir. Zira, soruşturma konusu ürünün ÇHC’den gerçekleştirilen ithalatındaki seviye; bu Tebliğin 13 üncü maddesinde ifade edilendamping marjları ile 19 uncu maddede gösterilen firma temelindeki fiyat kırılmalarının seviyesi ve son olarak dampinge konu ithalat ile yerli üretim dalı üzerinde oluşan zararın eşzamanlı oluşu dikkate alındığından ÇHC’den gerçekleştirilen ithalatın yerli üretim dalı üzerinde oluşmuş bulunan zarara doğrudan etki ettiği değerlendirilmiştir.

Diğer ülkelerden ithalat

MADDE 23 – (1) Soruşturma konusu ülke dışındaki diğer ülkelerden gerçekleştirilen ithalatın miktarı ve birim ithalat fiyatları dikkate alındığında bu ülkeler kaynaklı ithalatın ÇHC menşeli dampinge konu ithalat ile yerli üretim dalı üzerinde oluşmuş olan maddi zarar hali arasındaki nedensellik bağını ortadan kaldıracak nitelikte olmadığına kanaat getirilmiştir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Karar ve Uygulama

Karar

MADDE 24 – (1) Soruşturma sonucunda, soruşturmaya konu ülke menşeli ithalatın dampingli olduğu ve yerli üretim dalı üzerinde maddi zarara yol açtığı ve her iki unsur arasında illiyet bağının mevcut olduğu tespit edilmiştir.

(2) Soruşturma konusu ürünün ve benzer ürünün kullanım alanları, piyasa yapısı, rekabet koşulları da dikkate alınarak Kanunun 7 nci maddesinde düzenlenen “daha az önlem uygulaması” temelinde İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu’nun kararıyla ve Ekonomi Bakanı’nın onayı ile aşağıda GTP’si, madde tanımı, menşei ve üretici/ihracatçı firma ticaret unvanı ifade edilen eşyanın Türkiye’ye ithalatında, tabloda belirtilen miktarlarda dampinge karşı kesin önlem yürürlüğe konulmuştur.

Uygulama

MADDE 25 – (1) Gümrük idareleri, Karar maddesinde gümrük tarife pozisyonu, madde tanımı; menşe ülkesi ve üretici/ihracatçı firma ticaret unvanı belirtilen eşyanın, diğer mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla, serbest dolaşıma giriş rejimi kapsamındaki ithalatında, Tebliğin 24 üncü maddesinde bulunan tabloda gösterilen oranlarda dampinge karşı kesin önlemi tahsil eder.

Yürürlük

MADDE 26 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 27 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Ekonomi Bakanı yürütür.

Sosyal medyada paylaşın


Facebookta Paylaş | Tweetle

Copyright © Uğurlu Gümrükleme 2018.

  by: Design ilhanc